Hâsılım yoh ser-i kûyunda belâdan gayrı
Garazım yoh reh-i aşkında fenâdan gayrı
Ney-i bezm-i gamem ey âh ne bulsan yele ver
Oda yanmış kuru cismimde hevâdan gayrı
Yetti bîkesliğim ol gaayete kim çevremde
Kimse yoh çevrile girdâb-ı belâdan gayrı
Ne yanar kimse bana âteş-i dilden özge
Ne açar kimse kapım bâd-i sebâdan gayrı
Bezm-i aşk içre Fuzûlî nice âh eylemeyen
Ne temettu bulunur bende sadâdan gayrı
FUZÛLÎ
(Günümüz Türkçesiyle)
Senin sokağının başında beladan başka elde ettiğim bir şey yok
aşkının yolunda yok olmaktan başka da bir amacım yok.
Ey ah! Gam (hüzün) meclisinin ney'iyim,
Yanmış vucudumdan gayri, ne bulursan yele ver
Kimsesizliğim o dereceye vardı ki, çevremde
bela girdabından başka dönen kimse yok
Bana, ne gönül ateşinden başka kimse yanar,
ne de tan yelinden başka kimse kapımı açar
Fuzûlî! Aşk meclisinde nasıl ah etmeyeyim?
bende sesten başka ne kâr bulunur.
3 yorum:
Ne güzel söylemişler, şiir müzik bir uyum içinde, elinize sağlık:))
Teşekkürler Enis Bey; Fuzulî işte...
Muhteşem :)
Yorum Gönder